KÜRESEL EKONOMİK GELİŞMELER - 4
Gelişmekte Olan Ülkeler
Salgın, 2020 yılının ilk çeyreğiyle birlikte
gelişmekte olan ekonomilerde etkisini artırmıştır.
Salgınla mücadele kapsamında getirilen kapanma
ve kısıtlama tedbirleri ekonomik aktivitenin keskin bir şekilde yavaşlamasına
yol açmıştır.
Küresel ticaretteki daralma petrol ihracatçısı
ekonomileri, seyahat kısıtlamaları ise turizm geliri elde eden gelişmekte
olan ekonomileri olumsuz etkilemiştir.
Ocak-Mart döneminde yaşanan sert daralmanın
ardından, finansal koşullar gelişmekte olan ekonomiler için göreli olarak
gevşemiştir.
Bazı gelişmekte olan piyasa merkez bankaları ilk
kez para politikasında miktar genişlemesine ve varlık alımlarına yönelmiştir.
Ayrıca, gelişmekte olan birkaç ülke döviz likidite
sıkıntısını para takası hatlarıyla hafifletmeye gitmiştir.
Ancak, küresel ticaret hacminde gözlenen keskin
daralma gelişmekte olan ülke ekonomilerini derinden etkilemektedir.
2019 yılında yüzde 3,7 büyüyen gelişmekte olan
ülke ekonomilerinin 2020 yılında yüzde 3,3 oranında daralması, 2021
yılında ise yüzde 6,0 büyümesi beklenmektedir.
Kovid-19 salgınının ortaya çıktığı Çin, 2019
yılının son çeyreğinden itibaren ekonomik faaliyette daralmaya en erken giren
ülke olmuştur.
ABD ile geçen yıldan devam eden ticaret
gerilimleri altında, Kovid-19 salgını, küresel ticaretteki sert daralma,
ticaret ortaklarındaki ekonomik yavaşlama, iç talepteki düşüş, dünyanın en
büyük ikinci ekonomisinin yavaşlamasında etkili olmuştur.
Ancak, uygulanan sert kapanma tedbirlerinin
olumlu sonuçlarının yılın ikinci çeyreğinden itibaren alındığı izlenmektedir.
2019 yılında yüzde 6,1 büyüyen Çin ekonomisinin
2020 yılında yüzde 1,9, 2021 yılında ise yüzde 8,2 oranında büyüyeceği
öngörülmektedir.
Salgından görece geç etkilenen Hindistan’da
ekonomik faaliyetin de toparlanması gecikmektedir.
Salgına bağlı kapanma tedbirlerinin de daha uzun
sürdüğü Hindistan’da toparlanmanın güçsüz olduğu görülmektedir.
Merkez Bankası’nın iç talebi ve yatırımları
desteklemeye devam etmesi, küresel ticaret ve ekonomik aktivitenin, salgının
ilk dönemine göre daha olumlu olması sonraki döneme dair
bekleyişleri desteklemektedir.
2019 yılında yüzde 4,2 büyüyen Hindistan ekonomisinin 2020
yılında yüzde 10,3 oranında daralması, 2021 yılında ise yüzde 8,8 oranında
büyümesi beklenmektedir.
Rusya ekonomisi, salgının olumsuz etkilerine ek
olarak petrol fiyatlarındaki sert düşüşten olumsuz etkilenmektedir.
Rusya’da da ekonomik faaliyeti desteklemek üzere
bir dizi tedbirler alınmış olmasına rağmen, ekonominin 2020 yılında yüzde 4,1
daralması, 2021 yılında ise yüzde 2,8 oranında büyümesi beklenmektedir.
Brezilya Kovid-19 salgınından sert bir biçimde
etkilenmiştir.
Latin Amerika bölgesine görece geç ulaşan
salgın, Brezilya’da hızla yayılmış ve ülkenin vaka sayısı açısından kısa sürede
dünyanın merkez ülkelerinden biri haline gelmesine neden olmuştur.
Ayrıca emtia ihracatçısı olan Brezilya, emtia
fiyatlarındaki keskin düşüşten de olumsuz etkilenmeye devam etmektedir.
Salgına karşı, sert faiz indirimleri ve kırılgan
kesimlere yönelik doğrudan transferler dahil olmak üzere önemli mali ve
likidite paketleri gibi tedbirler uygulanmıştır.
Ancak, tedbirlerin azaltılması, 2015-2016
durgunluğundan hala toparlanamamış olan iç talebin görünümünü olumsuz
etkileyecektir.
2019 yılında yüzde 1,1 oranında büyüyen
ekonominin 2020 yılında yüzde 5,8 daralması, 2021 yılında ise yüzde 2,8
oranında büyümesi öngörülmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder